Golha Sualleri

                Burnumun orta yerinde bir sızı, göğsüme doğru inmekte... Sıkıntısı içimin, boğacak beni. Korkuyorum. Yüreğimdeki çörek kokuştu. Kokusunu içimde duyuyorum. Küfleriyse tüm zihnime yayılmış. Hayatım, bir ses perdesi, şimdi önümde. Balçık dolmuş göğsüm sanki. Öksürmek istiyorum. Öksürüğümle birlikte, tüm ağırlıklarım damlacığa dönüp çıkıversinler içimden diyorum. Ya da ağlayayım ben iyisi. Yaşlarım sel olur da sürükler belki kasvetimi. Hıçkırıklarım boğar belki de tüm hasretliklerimi. Ne kadar biriktirmişim öyle içimde herbir şeyi. Özlemleri mesela ya da yenilgileri. Amma çok şeyi yenilgiden saymışım ben öyle.Yaşanmışlarım bir olmuş, yaşanacaklarıma hükmetmekte şimdi. Huzura kaçışım ondandır belki. Sığınışım sadeliğe ondandır. Yok saymam ondandır kim bilir? Kim bilir ha kim? Bilen ben olmalıyken, kim, nereden bilebilir? Anlayış beklemek neden öyleyse. Kabuğuna çekilip, sudan sabundan uzak durmak gerek belki de.

               Hep belki... Hep belki ... Yokları bırakıp belkileri saymalı o vakit. Bir, iki, üç...... Ne zaman yeter, ne ölüm... Nedenleri sayalım o vakit. Bir, iki, üç, dört olmaz korkarım ben ondan. Korkuları saymaya hiç kalkışmayayım en iyisi. Bu denli karışıkken herşey ve bu denli uzakken ben kendime, sorgulamak neye çare? Karışmak bu kadar ve beklemek işi olmayanı gelip de çözsün diye... Niye?

                                                                                                                        Yelda ARITAŞ

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Girdap

Düşündüğünüz her şeyin gerçek olma ihtimali.

Unutulmaz Film Karakterleri | Cilalı İbo