Anlamaya çalıştığım her kadının, anlaşılmaz tavırlarının tenimde bıraktığı izler sonucu artık bukalemun olmama ihtimalimin kalmadığını düşünüyorum. Görüntümün tam olarak ne zaman dönüşeceğimi bilemiyorum ama ruhumun tepkimeleri artık bi acayip. İsim bile bulamadım bu yaşadığım sendroma. Siz bi isim takarsınız zaten. Takın. Eskilerden Kurt Cobain de ne güzel demişti tak bana dostum. Neyse bu yazı kadın erkek ilişkileri ile ilgili. Arkadaş kazığı ile değil. Anlaşılmaz bir bütün olan kadınları anlatmaya çalışmak gibi bir aptallıkta yapmıyorum ayrıca. Ben sadece bende ki etkilerini paylaşıyorum.Az kadı ama. Yakında gider bir botanik bahçesi bulurum kendime. Neyse. Dönüşünce anlatırım daha eğlenceli olur.
Düşündüğünüz her şeyin gerçek olma ihtimali.
Sapanla ejderha vurmak isteyenlere. Ne kadar hızlı giderse gitsin yada ne kadar yavaş olursa olsun zaman herkes için aynı akıyor. Bir ejderha ne kadar hızlı uçarsa taşa çarpma ihtimali o kadar çok artar. taş zaten istesede ona çarpamaz. Düşündüğünüzün her şeyin gerçek olma ihtimalini bir anlık düşünsenize. Zihniniz nerelere gidecek? En sonsa ne bulacaksınız mesala? Aklınıza takılan onca şeyi kurcalamadan aklınıza ilk gelen şeyin izinden gidin. Ne kadarda bir döngüyü aynı yere gelerek tamamlıyorsunuz? İlk aklınıza gelen ne kadar arkalara gidebildi? Eninde sonunda o kendini yiyip bitirdiğin düşüncelerin, o kafana takılan devlet politikaları yada sosyal ortam kuklalarının dışında kaldığın bir andan daha çok masumane bir düşünce gibi kalıyor vicdan azabı. ilk yüzleşilecek yer. aklına ne geliyorsa gelsin yada ne kadar, bir kukla gibi, bir sandalyede oturup, kendinden uzaklara gitmek için çevrendeki diğer oyuncakları kullanırsa kullansın insanoğlu. kaçamazsın. Oraya ne sokacağınıza dikk...
Yorumlar