SEVGİLİLER GÜNÜ KATLİAMI



   Yine bir 14 Şubat ...Yine manasız mıçmıçlıklarla sarılmış bir çevre... Bu yıl sadece artık seninle olmayışımın  ilk 14 Şubat'ı olmasının dışında ızdırap veren bir durum yok..kaldı ki varken de önemsemediğimiz bu günün tek acı yanı senin olmayışın ve bu yıl kimin yanında oluşunu düşüdüğüm bir kaç andan başka hatırlanılacak hiç bir verinin olmayışı...

  Notlar yazardım sana hep..Güzel zarflar , renkli kağıtlar arasında en naif duran şeyin sözlerim oluşu gerçeğini senin  defalarca ve aşkla okuyarak şereflendirdiğin... Uyanır uyanmaz tek ayağımdan uykuda çıkarmış olduğum çorabım, paçası dizime kadar sıyrılmış pijamam , kalan ve tek yarımdan ibaret olan sığ aklımla kütüphaneye koştum...Yıllarca bana yazdığın  notları  , henüz yırtma asaletini beceremediğim bir kaç fotoğrafı ve bir de geçen yıl 14 Şubat 'da bu yıl yazmak için aldığım süslü kağıt ve sade zarfı bulup , kabahat işlemiş bir çocuk edasıyla anneme yakalanmadan çantama koydum...

  İşe geç kalmış olmanın verdiği belki gerginlik, belki de aslında boşvermişlikle apar topar çıktım evden... Adımlarım bitti..yollar bitmedi... Senin gidişin ve bende bitemeyişin kadar sinir bozucu  halde...

  Bugün...Belki de dünyanın en saçma günü...Sadece sevgililer günü olmasından sebep değil biliyorsun ..Senin olmayışından... Ne yazık ki olmayışın yalnız beni değil tüm evreni acıtmalı...Bir ölü kadar yoksun çünkü...Çünkü Bugün bir başkasının yanında aynı isim aynı şekil aynı gibi zannedilen sözlerin sahibi benim sevgilim, benim sevdiğim değil... Benim adamım öldü...Çok oldu gibi  duruyor hafızalarda ama aslında çok taze..Benim sevdiğim tam da bugün öldü...Bir kez daha öldü...

  O gibi görünüp ,o değilmiş gibi  davranarak benden giden  sevgilim...Bir başkasına daha da başka biri gibi varan sevgili..Öldü... Düşününce öyle çok öldü ki aslında...Biri bana ilk ''SENİ SEVİYORUM'' dediği 19 ocak 2008 de beni sakın incitme diye karşılık verişimi hiçe saymış olduğunu bana ispatladığı gün... Diğeri  gidişine düşman rüyalarda hançerlerle, sözlerle, sessizlikle, isyanla, şarkılarla öldü...En sonuncusu hakikaten sonsuzdu...

   Aldatışıyla...Babamdan kalma silaha doğrulan düşüncelerimin her kurşunuyla vurdum seni...Dilinden, kaleminden, giden ayaklarından, görmeyen gözlerinden, düşünemeyen beyninden ve bana ölümlerden ölüm beğendiren kalbinden defalarca vurdum..vurdum..vurdum... Nasıl bir sen değilsen artık karşımda ki ...seni vurdukça ben öldüm...Sen yaşadıkça ben defalarca öldüm..Alışamadığım yeni senin her nefesinin sende ferahlattığı göğüs kafesinden bana zindanlar oldu...

   Ve sen benim en güzel sevdiğimken bu yıl ki Sevgililer günü katliamının ismi ben oldum...Görüş gününe değin teslim olmayacağım sevgili.... Son bir atışın hedefiyle seni bu katliamın ismi yapıncaya değin teslim olmayacağım...

                                                                                                            loca

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Girdap

Düşündüğünüz her şeyin gerçek olma ihtimali.

Unutulmaz Film Karakterleri | Cilalı İbo