İNSANOĞLUNUN BİTKİSEL HAYATA DOĞRU YOLCULUĞU


Belkide bütün yaşamın ortak bir problemi olabilir. Bahsedeceğim konu çok basit. Tembellik. Lakin bu tembellik bildiğimiz miskinlik değil. Otomatik sistemlere bağlanmak isteyen hayat akışları, kuru kafalardan yapılan çarklar, elbise dolabında ceketin arka kısmına asılmış vicdan, gözlerin içine bakamayan göz bebekleri.  Hepsi bu yapılan şeyin yan tesiri. 
Her macera, üstünde bir heyecan dumanı çıkan kek gibidir. Bir yola çıkarsınız. Lakin yalnız değil. Kendinize güvenemezsiniz, bir yardım eli, bir güven duvarı istersiniz yanınızda. Bknz. Macera filmleri. 
Kek bayatlamaya başlayınca tadını daha iyi verir. Kurumaya başlayan kekten bir ısırık alıp, çay ile ağzınızda hafifçe ıslatınca, ağzınızda  eriyişini daha rahat hissedebilirsiniz. 
Masallarda yola iki kişi çıkan karakterlerimiz filmin sonunda hep birbirini bırakmaz veya onlar için hayatlarını tehlikeye atar ve onu kurtarır. İnsanların bunu sevmemesinin sebebi sinema tarihinde keşfedilmiş en iyi trük olmasıdır. 
Şimdiye kadar sanatsal çalışmalar gerçekleştirmek için bir çok kollektif oluşumun başlangıcında yer almış birisi olarak, yapılan sanattan elde edilen ego tatminini bile x2 yaşamak isteyen canlı türleri ile uğraştım. Hepsi üstü dumanlı bir kek gibi başladı. Bayatlamadan yendi. Sıcak kek mideye oturdu. Yanındaki favori içecekte çiğ süttü her zaman. 
Şu anda bir problem yok. Fırından yeni çıkan kekin üstü hala dumanlı. Umarım kokusu kuru kafalardan çark yapılan hayatlara kadar uzanır ve oralarda çiçeklerin yetişmesine yardımcı olur. 
Ve ayrıca bu yukardaki görsel Christo DAGOROV isimli bir sanatçıya aittir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Girdap

Düşündüğünüz her şeyin gerçek olma ihtimali.

Unutulmaz Film Karakterleri | Cilalı İbo